1 Haziran 2011 Çarşamba

Haziran Ayı Kitapları: Şolohov


Sevgili Özgür ile geçen sene Kasım ayında 2010 yılı Nobel Edebiyat Ödülünü alan Llosa'yı okuduğumuz sırada bir proje geliştirdik. Her sene Haziran ayında geçmiş yılların bir Nobelli yazarını, Kasım ayında ise o senenin Nobel Ödüllü yazarını okumak. 2011 Haziran ayı için ilk kurayı ben çekmiştim ve Şolohov çıkmıştı. 2012 Haziran için Sevgili Özgür kura çekecek şimdiden heyecanlıyım kim çıkacak acaba? Neyse şimdi biz bu aya dönelim. Şolohov'un muhteşem eseri Ve Durgun Akardı Don'u okuyacağız. Toplam 4 cilt olan esere başlamak için sabırsızlanıyorum. Katılmak isteyenlere kapımız her zaman ki gibi açık. Herkese iyi okumalar. (Not: İlber Ortaylı'nın kitabını yetiştiremedim onu bitirir bitirmez başlayacağım)

Mihail Aleksandroviç Şolohov (Михаи́л Алекса́ндрович Шолохов) (24 Mayıs 1905 – 21 Şubat 1984) Don Bölgesi'nde, Viyesenskaya'nın Krujilino köyünde Rusya’da doğar. Annesi bu köyden bir Kazaktır. Babası Orta Rusya'nın Riyazan Bölgesi'nden Don kıyılarına yerleşmiş biridir. Sholohov lisedeyken; I. Dünya Savaşı başlar, bunu 1917 Ekim Devrimi ve iç savaş takip eder. 16 yaşındayken, devrimcilerin yanında savaşa katılır. İç savaş sona erdiğinde, bir süre; hamallık, taşçılık, ilkokul öğretmenliği ve gazetecilik yapar. Yazmaya 17 yaşında başlar. İlk hikâyesi Doğum Lekesi’ni 19 yaşında yazar. 1922 yılında Moskova’ya gider ve gazetecilik yapar. Test adlı makalesi yayımlanır. Fakat geçimi için gazetecilik yeterli değildir. Bu dönemde taş işçisi, rıhtım işçisi ve muhasebeci olarak da çalışır. 1924’de Veşenskaya’ya geri döner ve kendini tamamen yazmaya verir. Aynı yıl Mariya Petrovna Gromoslavskaya ile evlenir. Bu evlilikten iki kız, iki de erkek çocukları olur.

İlk kitabı, 1. Dünya Savaşı ve İç Savaş yıllarındaki Kazakları anlatan Don Hikayeleri, 1926 yılında basılır. Aynı yıl Ve Durgun Akardı Don -Durgun Don diye de bilinir.- adlı romanını yazmaya başlar. Bu romanı yazması 14 yılını alır ve Stalin nişanı ile ödüllendirilir. Bu roman Sovyetler’de zamanın en çok okunan yapıtlarindan biri olur ve 1965’de Nobel Edebiyat Ödülü alır. Bitirmesi 28 yılını aldığı Uyandırılmış Toprak adlı romanı ile de 1954 yılında Lenin Nişanı’na layık görülür. Bu roman Yarınların Tohumu (1932) ve Don’da Hasat (1960) olmak üzere 2 kısımdan oluşmaktadır. Bu romanda da kollektivizmin uygulandığı yıllardaki günlük hayatı yansıtır. 1957’de yazdığı kısa hikâyesi İnsanın Kaderi (Sudba çeloveka) film olarak da çekilir. Vatan için dövüştüler‎ isimli eseri bitirilememiştir.

II. Dünya Savaşı boyunca Gerçekler (Pravda) Gazetesinde savaş hakkında yazılar yazmıştır. 1956-1960 yılları arasında toplu eserleri sekiz kitap olarak yayımlanır. Şolokhov, Aleksandr Solzhenitsin tarafından Ve Durgun Akardı Don adlı romanında çalıntı yapmakla suçlanmıştır. Delil olarak da eserle yazarın diğer yapıtları arasındaki kalite farkını göstermiştir. Şolokhov kendini romanın taslaklarını göstererek ispatlayabilirdi. Ancak tüm taslakların II. Dünya Savaşı sırasında Almanlar tarafından yok edildiğini belirtti.

1984 yilinda monograf Geir Kjetsa bilgisayar yardımı romanda yaptığı incelemelerin sonucu Don’un Şolokhov’un eseri gibi göründüğü idi. Daha sonra da 1987’de de romanla ilgili yazara ait binlerce not, taslak bulundu.

Şolohov 20 Şubat 1984’de, Rostov ilinde hayata gözlerini yumar. Mezarı Don nehri kıyısındaki Veşki köyündedir. (http://tr.wikipedia.org/wiki/Mihail_%C5%9Eolohov adresinden alınmıştır)



10 yorum:

  1. Solohovu da ben cok eski zamanlarda okumustum, onun Don hikayeleri adli hikayeler toplusu gercekten ic urperticiydi. Umarim sizin de hosunuza gider :) Bi de bu projenizde hep birlikte oturup mu okuyorsunuz, yoksa okuyup tartisiyormusunuz? :)

    YanıtlaSil
  2. Bu güzel temenni için teşekkür ederim. Maalesef birlikte okuyamıyoruz, okuyoruz mail yoluyla tartışıyoruz ve blogumuza yazıyoruz. Blogdaşlar olarak bir araya gelme hayallerimiz var ancak henüz gerçekleştiremedik öyle olsa çok daha keyifli olur elbette Sevgiler...

    YanıtlaSil
  3. Keyifli okumalar diliyorum Deniz'cim ve Temmuz başında yapacağımız Christie haftasını da dört gözle bekliyorum.. :)

    YanıtlaSil
  4. Teşekkür ederim canım ben de merakla bekliyorum Sevgiler :)

    YanıtlaSil
  5. Christie kitaplarini bitirmediniz mi hala? Kac kitabi var bu teyzenin yahu? :)

    Bakalim Haziran'da da durgun akiyor muymus Don?

    YanıtlaSil
  6. :)) Bitmez canım 100'e yakın öykü ve romanı var teyzemizin. Hem bitse bile yeniden okuruz.

    Haziran'da da Durgun Akar Don :)

    Sevgiler

    YanıtlaSil
  7. Şimdiden keyifli okumalar diliyorum... Ben uzun zamandır taşınma işleri + dişçi arasında mekik dokuyorum! Okuma işlerim çok aksıyor... :(

    Artık okuduklarını burada gördükçe bol bol feyz alacağız senden :)

    YanıtlaSil
  8. Üzüldüm umarım bir an önce eski tempona kavuşursun Sevgiler :)

    YanıtlaSil
  9. Merhaba
    Bu projeye oldukça sevindim çünkü koskoca dört cilt senelerdir okunmayı bekliyor.Şimdi sizle beraber okumaya başlamak motive edici oldu.Elimde kısa bir öykü kitabı var bitirir bitirmez başlıyorum ilk cilde.Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  10. Sevgili Yeraz çok sevindim bize katılmana iyi okumalar Sevgiler :)

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...