Uyuyan Ölüm (Sleeping Murder)
Agatha Christie
Altın Kitaplar
2011, İstanbul
ISBN: -978-975-21-0951-3
239 Sayfa
Çeviri: Gönül Suveren
"Onun yüzünü örtün. Benim gözlerim kamaşıyor, o çok genç öldü..."
Geçen yazımda Agatha Christie'li tarihçemi yazmıştım. O yıllarda Miss Marple'ın sadece bir romanın okumuştum ve çok da sevmemiştim. Yıllar sonra Miss Marple'ı ilk romanından itibaren okuyunca çok sevdim. Bu tatlı kadın hem örgü örerek hem de cinayet çözerek kalbimi fethetti. Ne zaman Miss Marple romanı okusam örgü örme isteği uyandırdı ben de. Bir de bahçeye olan ilgisi takdire şayan.
Uyuyan Ölüm, Miss Marple'ın son romanı. Bu romanda Ve Perde İndi gibi 1940'lı yıllarda yazılmış. Zaten okurken Miss Marple'ın hareketli olmasından dolayı önce yazılmış olduğu anlaşılıyor. Ben okurken bu durumu fark etmiş fakat üstünde durmamıştım. Bir önceki romanda bahçe işlerini yapamayan Miss Marple bu romanda bahçede gayet rahat çalışıyor.
Romanı çok sevdim. Muhteşem bir hikayesi var. Her ne kadar katili tahmin etsem de teyit edebilmek için heyecanla sonunu bekledim. Kesinlikle okunmalı. Kitabı okurken şunu fark ettim. Agatha Christie kitaplarını okumayı sevmemin bir nedeni de öykülerin geçtiği ortam. İngiliz kırsalı ve sahillerini çok seviyorum. Özellikle Devon sahilleri. İngiliz evleri, bahçeleri ve çay saatleri çok hoşuma gidiyor. Viktoria döneminde yaşamayı çok isterdim.
Roman yeni evli genç bir kadın olan Gwenda'nın yıllar sonra İngiltere'ye dönmesi ile başlıyor. Eşinin gelmesini beklerken kendilerine ev bakan Gwenda bir gün bir ev bulur ve çok sever. Kendisini yuvasında gibi hisseder ve satın alır. Onarım çalışmaları sırasında garip şeyler yaşar: Salonda sonradan kapatılmış kapının yerini bilir, çocuk odasındaki duvar kağıdı tam düşündüğü gibidir, bahçede gizlenmiş merdivenleri bulur. Bunlar ona endişe verir ve kuzenin yanına gider. Miss Marple'ın da onlara katıldığı bir gece Malfi Düşesi oyununa giderler. Oyunu çok sever ta ki aktör "Onun yüzünü örtün. Benim gözlerim kamaşıyor, o çok genç öldü..." diyene kadar. Bu sözler, genç kadının gözünün önüne aldıkları evde holde boğularak öldürülmüş bir kadın getirir. Bu kadın Helen'dir. Gwenda delirmeye başladığını düşünürken Miss Marple ona yardım etmeye karar verir.
Canım yeniden okumak istedi. Ne şahaneydi. Unutmadan film uyarlaması var. Ancak epey bir değişiklik yapmışlar. Yine de izlemek keyifliydi. İzlemek isterseniz burada.
Böylece Agatha Christie'nin polisiye romanlarının sonuna geldim. 66 adet kitap okumuşum. Dile kolay. Bu okumalarımı taçlandıran, destek veren Canım Arkadaşım Biblio'ya tekrar teşekkür ederim. Benim için ne kadar değerli olduğunu bu vesile ile tekrar belirteyim. O olmasa bu okumalar bu kadar tatlı olmazdı. Hem okurken hem okuma sonrası fikirlerimizi paylaştık. Yazılarıma yorumlarıyla değer kattı. Tanışmamızı Fowles'a borçluyuz. Zira Canım Biblio'nun Büyücü filmi yazısı ile keşfetmiştim blogunu. Büyücü çok sevdiğim bir kitap olduğu için yorum yazdım hemen. (23 Haziran 2010) Yorumuma hemen cevap veren bu sımsıcak bloggerı çok sevdim. Sonrasında Agatha Christiesever olduğumuzu öğrenince birlikte okumalar yapmaya başladık. Ve böylece büyük bir dostluk gelişti. Hayatımda olduğu için çok mutluyum. Bizi kavuşturan Blogger ve Fowles'a teşekkür ederim. İyi ki varsın Canım Arkadaşım... Seni çok seviyorum...