10 Şubat 2011 Perşembe

Rabelais - Gargantua

Gargantua

Rabelais

Türkiye İş Bankası Yayınları

2009, İstanbul

ISBN: 978-975-458-715-9

254 Sayfa

Çeviri: Sabahattin Eyüboğlu- Azra Erhat - Vedat Günyol





bu kitabı okuyan okur dostlar

atın içinizden her türlü kuşkuyu

okurken de irkilmeyin sakın

ne kötülük var içinde ne muzurluk

doğrusu güldürmekten başka da

bir hüner bulamayacaksınız pek

başka yola gidemiyor gönlüm

sizleri dertler içinde görürken

gülen kitap yeğdir ağlayan kitaptan

gülmektir çünkü insanı insan eden


Böyle başlıyor Gargantua. Güldürüyorda bizi dev Gargantua'nın hayat hikayesini okurken. Edepsizlikle ironiyi bir güzel harmanlayıp devrin yöneticilerini, din adamlarını bir güzel boyuyor.

Bu güzel dev masalında ayrıntılarla benzenmiş gerçek bir dünya ile gerçek üstü dünyanın en uç noktaları ahenkle dans ediyor. Açık saçık şakalar, taşlamalar, zıtlıkların birleşmesi yada çatışması, herşey var. Bu yüzden Gargantua roman mı, güldürü mü, taşlama mı, destan mı, kimse bir tür belirleyemiyor. Kendine özgü bir yazın türü olarak dünya edebiyatının baş köşesinde tek başına duruyor ve bu sebebten "Ölmeden Önce Okunması Gereken 1001 Kitap" ve "Tüm Zamanların En İyi 100 Kitabı" listelerinde yer alıyor.

Benim en çok 33. bölüm hoşuma gitti. Bazı komutanların, Picrochole'ye dünyayı nasıl kolayca fethedeceklerini anlattıkları bölüm. Özellikle sonunda gerçekleşen Testemkin ile Picrochole'nin diyalogları tekrar tekrar okunmaya değer.  

Rabelais 1494 (tam net olmamakla birlikte) doğdu. Hümanizmanın iki büyük ismi Montaigne'den kırk yıl sonra, Erasmus'tan otuz yıl önce dünyaya gelen Rabelais din eğitimi alarak Klasik Yunanca öğrendi. Daha sonra tıp eğitimi aldı. Doktor oldu. Ancak o zamanlar doktorluk günümüzdeki tanımını karşılamaz. XVI. yüzyılda daha çok filolojik bir meslektir, dil bilgisine dayanır, ilkçağ hekimlerinin yazdıklarını okuyup çevirmekle, kitap halinde anladıklarını ve çevirdiklerini yayınlamaktır temel görevi. Rabelais'in Yunanca ve Latince bilgisi sağlam olduğu için rahatlıkla bu işin üstesinden gelir. 1532'de Pantagruel, 1534'te Gargantua'yı yayınlar. Kitaplar çıkar çıkmaz yasaklanır. 1553 yılında ölür.



Kitaptaki illüstrasyonlarda birbirinden güzel ve Gustave Dore'ye ait.

Gelelim bu dev masalını çeviren dev kadroya. Sabahattin Eyüboğlu, Vedat Günyol'un değerlerini söylemeye gerek yok. Azra Erhat ise kendisi dev işler başaran, Yunan edebiyatının en zor metinlerinden Homeros'u Türkçeye kazandıran ve şahane bir Mitoloji Sözlüğü yazan küçük dev insan. Rahmetle anıyorum üçünü de.

Okunmalı mı? Söylemeye gerek var mı?

6 yorum:

  1. Hımm, İş Bankası Yayınları mı yazıyordu orda bakiim:)

    YanıtlaSil
  2. çok hoşuma gitti ve merak ettim. En kısa sürede okumak istiyorum.
    paylaşım için tskler

    YanıtlaSil
  3. :)) Özgür'cüğüm son hızla Hint ayına yaklaşıyoruz ;)

    YanıtlaSil
  4. Evet az kaldi :) Kitaplar hazir, Mart ayini bekliyorlar.

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...