Yirminci Eş (The Twentieth Wife)
Indu Sundaresan
Literatür Yayınları
2004, İstanbul
ISBN: 975-04-0266-9
Çeviri: Nuran Birand Gözaydın
457 Sayfa
Hürrem'den sıkıldınız mı? Size Mihrünisa verelim... Şaka bir yana bu dizi yayınlanmadan önce Türk tarihinin en meşhur kadınlarından Hürrem'i hiç duymamışcasına yaşanan bu Hürrem çılgınlığı çok ilgimi çekiyor. Bir de diziye olumsuz tepkiler ilginç. "Böyle padişah olmaz" tarzı eleştirilere gerek yok zira bu bir dizi, belgesel değil.
Neyse kitabımıza dönersek Litaratür'ün tarihi roman serisinden çıkan kitap tarihi roman sevenler için biçilmiş kaftan. Bu türün tüm özelliklerini gayet başarılı bir şekilde birleştirmekte. Martta Sevgili Özgür ile yapacağımız Hint ayına minik bir ısınma turu oldu. Hint ayında kitabın devamı niteliğinde kaleme alınmış olan "Güller Şöleni"ni okuyacağım.
Olaylar tahmininiz üzerine Hindistan'da geçiyor. Babür İmparatoru Ekber Şah'ın oğlu daha sonra taht çıkacak olan Selim (Cihangir) ile Mihrünisa'nın aşkı anlatılıyor.
İranlı bir soylu Gıyas Bey, Şah Tahmasp'ın ölümünden sonra sarayda gözden düşmesi üzerine borçlarını ödeyemez hale düşünce ölüm ve hapishane arasında bir seçim yapmak durumunda kalır. Bunun üzerine kaçmaya karar verir. Ailesiyle birlikte değerli eşyalarını alarak bir ticaret kervanına katılırlar. Nereye gideceklerini bilmezlerken Hindistan'a giden kervana uymaya karar verirler. Kervana haydutlara saldırınca herkes bir yana dağılır. Gıyas Bey iki katır bularak Kandahar'a gider. Orada bir grup Afgan göçeri ile karşılaşırlar. Göçerler kendilerine katılmayı teklif ederler. Gıyas Bey'in eşi İsmet'in doğum yapmak üzere olduğu için teklifi kabul ederler. Bir süre sonra kızları Mihrünisa dünyaya gelir. Gıyas Bey umutsuzdur, ebeye verecek kadar bile paraları yoktur. Aylardır sakladığı çok az para ile kuvvet toplaması için karısına yemek almak için pazara gider. Pazarda tacir Melik Mesud ile tanışır. Melik Mesud Hindistan'a giden kendi kervanına katılmasını teklif eder. Hindistan'a varınca saraya takdim edilen Gıyas Bey yüksek bir memuriyet alır. Aradan yıllar geçer Mihrünisa büyür ve veliaht prensin gönlünü çalar, ancak Mihrünisa başkası ile evlenmek üzeredir.
Bu türü sevenlere tavsiye ederim.
Mart ayı malum koşuşturmayla geçeceği için sanırım katılamayacağım Hint Ayı'na..halbuki iki üç kitap netleştirmiştim bile :(
YanıtlaSil:(( keşke katılabilseydin
YanıtlaSilbizim taşınma işleri nisan sonu hatta mayıs sonu bile olacağı için ben katılayım diyorum şu hint ayına... özledim böyle planlı okumaları... yani tabii beni de aranıza alırsanız :P
YanıtlaSilkaç kitap okuyacağız, elinde liste var mı canım? benimle paylaşabilir misin?
Elbette çok sevinirim istediğin kadar okuyabilirsin benim listem şöyle:
YanıtlaSil1.Hindistan Tarihi - Dietmar Rothermund - Hermann Kulke
2. Hindu mitolojisi - W.D. Flathery
3. 20. yüzyıl edebiyatından seçme Hint öyküleri - Serpil Ural
4. Gora - Tagore
5. Güller Şöleni- Indu Sundersan
Özgür'ün listesi:
1.Salman Rushdie - Utanc
2.Yann Martel - Pi'nin Yasami
3.Aravind Adiga - Beyaz Kaplan
4.Salman Rushdie - Geceyarisi Cocuklari
5.Jhumpa Lahiri - Adas
6.Kiran Desai - Kaybin Türküsü
benim ki karma, Özgür'ün daha edebi :) istediklerini seçebilirsin sevgiler...
süper teşekkür ederim, ben biraz akşam araştırma yapayım. 1-2 güne kadar listemi paylaşırım. :)
YanıtlaSilTüm muhafazakarligimla romandan sasmiyorum :) Ilgilenen herkesi bekleriz...
YanıtlaSilCanım ben de oluşturdum listemi:
YanıtlaSil1.Avare Kuşlar - Tagore
2.Dert Yorumcusu - Jhumpa Lahiri
3.Hortlağın 25 Öyküsü (vetalapançavimşati)
4.Şakuntala - Kalidasa
5.Küçük Şeylerin Tanrısı - Arundhati Roy
6.Kelile ve Dimne - Beydeba
Eğer sizin için de uygunsa ben bunları sipariş vereceğim. Umarım kitapları bulmakta sıkıntı çekmem... :)
Gayet güzel bir liste olmuş :) çok sevindim katılmana
YanıtlaSilÖzgür'cüğüm gerçekten şahane bir edebiyat seversin ben araya mitoloji- tarih sıkıştırmadan duramıyorum :)
Sevgiler...
Kitap siparişlerimi az önce verdim, umarım bir an önce gelir... Sanırım değişik ve güzel bir Hint ayı geçireceğiz. :)
YanıtlaSilYalnız birşey farkettim, edebiyat ve kültür konusunda inanılmaz zengin ama araştırma yaparken farkettim ki birçok kitap maalesef çevrilmemiş dilimize. Tabii bu da oldukça üzücü...
maalesef her alanda böyle durumlar yaşanıyor. Haziran ayında planladığımız nobel ayı için 4 kere kura çekmek zorunda kaldım ilk üç nobelli yazarın kitaplarından biri bile çevrilmemişti. En son Şolohov çıktı da onu okumaya karar verdik.
YanıtlaSilBu arada bu procemizi de açıklamış olayım. Sevgili Özgür ile haziranda geçmiş yıllardan bir nobelli, kasım ayında da o yılın nobelli yazarını okumayı planladık :) seni de bekleriz
Kücük Seylerin Tanrisi ve Dert Yorumcusu'nu okumustum (blogumda varlar). Ikisi de iyidir ama özellikle ilki...
YanıtlaSilOnları ben de okuyacağım illa tarih ve mitoloji kattığım için onları çıkarmak zorunda kalmıştım :(
YanıtlaSilNobelli yazar hmmm süper fikir valla, eğer bir mani çıkmazsa katılırım tabiiki de :)
YanıtlaSilÖzgür: zaten sende yorumları okuduktan sonra listeme almıştım 2 kitabı... fırsat bu fırsat hint ayında okuyacağım :)
nasıl merak ettim ,Mihrünisa'yı anlatamam.
YanıtlaSilSevgili Zeynep okuması keyifli bir roman tavsiye ederim sevgiler
YanıtlaSilKandahar'ı görünce içim bir hoş oldu. Shantaram'da o kadar güzel anlatılıyordu ki o Kandahar. Afganistanın ruhuymuş Kandahar şehri.
YanıtlaSilAdı bile güzel bence
YanıtlaSil