Thomas Mann
Can Yayınları
1997, İstanbul
ISBN:9755107660
95 Sayfa
Çeviri: Fatih Özgüven
"İki dünya arasındayım. Her ikisinde de rahat edemiyorum. Bu yüzden işim zor. Siz sanatçılar benim bir burjuva olduğumu söylüyorsunuz, burjuvalarsa beni tutuklamaya kalkıştı... hangisi beni daha çok incitti bilemiyorum. Burjuvalar aptal; ama güzelliğin hayranları olan sizler, benim ağırkanlı olduğumu, özlemlerim olmadığını söyleyenler, hiçbir özlemim sıradanlığın hazlarından daha tatlı ve dokunaklı olmadığını savunan bir sanatçılık anlayışı da olduğunu unutmamalısınız; hem kökeni ve kaderi itibarıyla öylesine derin ki bu sanatçılık anlayışı..."
Venedik'te Ölüm'de işlediği sanatçı ve onun dünyasını Tonio Kröger'de tekrar anlatır bize Thomas Mann. Ama bu sefer kahramanımız kendi sözlerinde ifade ettiği gibi iki dünya arasında kalmıştır ve ikisinde de rahat değildir. Çocukluk arkadaşının sade hayatına özenirken bir yandan da onunla daha çok ortak noktası olması için okuduğu kitabı okumasını öneriyor.
Thomas Mann'ın kendi anlattığı novella olarak tanımlanan bu öyküyü gerçekten çok sevdim. Tonio ve ressam arkadaşı Lizaveta Ivanova arasında geçen sanat ve sanatçı üzerine diyaloglar tekrar tekrar okunmaya değerdi. Ayrıca Tonio Kröger'in kuzeye yaptığı gezi çok hoş detaylara sahipti.
Ve Tonio'nun çocukluk arkadaşını ve aşkını gördüğü anda yaptığı monolog da çok etkileyici idi:
"Unuttum mu sizleri?" dedi kendi kendine, "hayır asla! Unutmadım, ne seni Hans, ne de seni sarışın Inge! Sizin için çalışıyorum ben, alkışları işitirken, yan gözle etrafıma bakıyorum, sizin de katıldığınızı görmek için... Don Carlos'u okudun mu şimdi Hans Hansen, bahçenizin kapısı önünde vadettiğin gibi? Okuma onu! Bunu senden istemiyorum artık. Yalnız olduğu için ağlayan o kraldan sana ne? Parlak gözlerini şiirlerin ve melankolik fikirlerin üstünde bulandırma ve soldurma..."
Ve Tonio'nun çocukluk arkadaşını ve aşkını gördüğü anda yaptığı monolog da çok etkileyici idi:
"Unuttum mu sizleri?" dedi kendi kendine, "hayır asla! Unutmadım, ne seni Hans, ne de seni sarışın Inge! Sizin için çalışıyorum ben, alkışları işitirken, yan gözle etrafıma bakıyorum, sizin de katıldığınızı görmek için... Don Carlos'u okudun mu şimdi Hans Hansen, bahçenizin kapısı önünde vadettiğin gibi? Okuma onu! Bunu senden istemiyorum artık. Yalnız olduğu için ağlayan o kraldan sana ne? Parlak gözlerini şiirlerin ve melankolik fikirlerin üstünde bulandırma ve soldurma..."
Diğer güzel alıntılar burada.
Alıntılar çok etkileyici...hiç okumadım bu yazarı...yine ön ayak oluyorsun:))
YanıtlaSil:) ne mutlu bana
SilDiyalogları çok merak ettim :)
YanıtlaSil:) seversin diye düşünüyorum canım
SilMann aklımda:)
YanıtlaSil